Türkçe
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Türkçe Türkiye Türkçesi |
|
---|---|
Konuşulduğu ülkeler: | Türkiye, Bulgaristan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Makedonya, Yunanistan, Kosova, Romanya, Azerbaycan, Suriye, Irak, şu ülkelerdeki göçmen topluluklar: Almanya, |
Konuşan kişi sayısı: | 95-100 Milyon |
Sıralama: | 15-16 |
Dil Grubu Sınıflandırma: | Altay Dil Ailesi
|
Resmî Durum | |
Resmî dil olduğu ülkeler: | Türkiye Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Belediye Dili olarak; Makedonya Kosova |
Dili düzenleyen kurum: | Türk Dil Kurumu |
Alfabe: | Latin alfabesi |
Dil Kodları | |
ISO 639-1 | tr |
ISO 639-2 | tur |
SIL | TRK |
Ayrıca bakınız: Dil – Dil aileleri |
Türkçe, Ural Altay dil ailesi içerisinde Türk dil ailesinin Oğuz Grubu'na mensup lehçedir. Anadolu, Kıbrıs, Balkanlar ve Orta Avrupa'da geniş yayılım alanı bulmuş olup, Türkiye Cumhuriyeti, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, Makedonya ve Kosova'nın resmî dilidir.
Konu başlıkları[gizle] |
Sınıflandırma [değiştir]
- Ana madde: Türk dilleri ailesi ve Altay Dilleri
Türkçe; Gagavuzca, Horasan Türkçesi ve Osmanlıca ve birkaç lehçe ile birlikte olarak Altay dil ailesi'ne bağlı Türk dilleri ailesi'nin Oğuz Grubunda yer almaktadır.
Resmî durumu [değiştir]
Türkçe Türkiye'nin ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin resmî dilidir. Türkiye'de Türk Dil Kurumu, Atatürk tarafından 1932 yılında Türk Dili Tetkik Cemiyeti olarak bağımsız bir organ olarak kurulmuştur. Türk Dil Kurumu dilin sadeleşmesi, yabancı kökenli sözcüklerin değiştirilmesi (özellikle Arapça ve Farsça) için çalışmıştır. 1978 Dil yasasına göre Türkçe Kosova'da resmî dildi. Şu anda sadece Kosova'nın Türk çoğunluğunun yaşadığı bir kent olan Prizren'de resmî dildir. Diğer bölgelerdeki resmiyeti ortadan kaldırılmıştır.
Kullanımı [değiştir]
1960'larda iş gücüne ihtiyaç duyan Avrupa kapılarını büyük ölçüde Türklere açmış ve Türkiye'den Avrupa'ya yoğun bir göç yaşanmıştır. I. Dünya Savaşı sonrasında Balkanlar'da yaşamaya devam eden Türkler ile birlikte bu insanların sayısı günümüzde neredeyse 6 milyona ulaşmıştır ve büyük bir çoğunluğunun ana dili Türkçedir. Amerika ve Avustralya'da ise yaklaşık 200 bin kişi Türkçe konuşmaktadır. Böylece Türkçe (Türkiye Türkçesi), Türkiye ve KKTC dahil tüm dünyada ana dil olarak yaklaşık 71 milyon kişi tarafından konuşulurken, bu sayı Türkiye Türkçesini ikinci dil olarak konuşanlarla birlikte tahminen yaklaşık 80 milyonu bulmaktadır.
Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü, 1980'li yıllarda yaptığı araştırma sonucu tüm Türk lehçelerini 250 milyon kişinin konuştuğunu ortaya çıkardı. Ancak buna Türk lehçelerini ikinci ya da üçüncü dil olarak konuşanlar da dahildi. Aradan geçen çeyrek asırda Türkçe konuşan nüfus önemli oranda arttı. Günümüzde yaklaşık 210 milyon kişinin Türkçeyi ve diğer tarihi lehçelerini ana dili olarak konuştuğu üzerinde durulmaktadır. Buna Türkiye Türkçesini de içeren Türk lehçelerini ikinci veya üçüncü dil olarak konuşanlar da dahil edilecek olsa, bu sayı gözle görülür derecede artacaktır. Bu nedenle Türkiye Türkçesinin en çok konuşan kişi sayısına sahip olduğu Türk Dilleri Ailesi, tüm lehçeleri ile dünyanın en çok konuşulan dil ailelerinden birini oluşturmaktadır.
Tarihsel Gelişimi [değiştir]
Orta Asya'dan Anadolu'ya [değiştir]
Altay Dağları civarından kaynaklanan dil, onu kullanan göçebe kavimlerin doğuda Japonya'ya, batıda ise Avrupa'ya doğru hareketiyle yayılmıştır. Afganistan ve Batı Çin civarında Moğolca; Rusya, Güney ve Güneydoğu Çin bölgesinde Tunguz; eski Rusya ülkelerinden batıda Türkiye'ye, güneyde ise İran'a yayılan bir alanda ise Türki diller olarak değişmiştir. Güneyde bulunan başlıca Türki diller Türkçe, Azeri Türkçesi ve Türkmen Türkçesidir. Oğuz boylarının kullandığı Gagavuz lehçeleri ve İran kaynaklı Horasan lehçesi, Türkiye lehçesi ile birlikte bugünkü Türkçenin bölümlerini oluşturmaktadır.
Divân-ı Lügati't-Türk, Türk kültürün ilk Türk dilini anlatan ve yazılan Sözlük eseri dir ve Kaşgârlı Mahmud tarafından 25 Ocak 1072'de yazılmaya başlanmış ve 10 Şubat 1074'te bitirilmiştir. Bu kitap içinde bu tümce bulunuyor. "Türk dilini öğrenmek çok gerekli bir iş olur". Türkçenin zengin gramer özelliklerini ilk ve en çarpıcı biçimde yansıtıyor.
Türkçenin kullanım alanını genişleten bir başka Karahanlı Devleti'nin mensubu, ikinci bir Türk ve Türkçe kültür abidesi olan Yusuf Has Hacib dir. Yusuf Has Hacib, Kutadgu Bilig adlı eseri ile Türk dil birliğinin diğer önemli yazılı temelini attı.(1069-1070 yılarında bu Türkçe eseri tamamlandı).
Ahmed Yesevi 12yy. Türk dilinde yazdığı "hikmet" adlı şiirleri biraraya getiren Türk tasavvuf edebiyatının bilinen en eski örneklerini içeren kitap ile Türkçenin kulanımını etkiledi.
13/14.yy. yaşamını süren Yunus Emre Türkçenin, özellikle Türkçe şiir dilinin temel ustası ve abidesi(anıtı) olmaktadır. Yunus Emre'nin edebiyat tarihi bakımından, önemli bir yanı da Anadolu'da, Türkçe şiir dilinin öncüsü olması ve tasavvuf sorunlarını yalın, kolay anlaşılır bir dille söyleyişi nedeniyledir. Şiirlerinin ölçüsü, Türkçenin ses yapısına uygun aruz olmakla birlikte söyleyişi akıcı, sürükleyici bir nitelik taşır. Tasavvufun en güç anlaşılır kavramlarını, Türkçenin ses yapısına uygun biçimde dile getirir, şiirinde duygu ve düşünce birliğinden oluşan bir derinlik görülür.
Hacı Bayram Veli 14/15.yy. Anadoluda yaşamını süren Türk mutasavvıf ve şair olarak, eserlerini Türkçe olarak yazmakta oldu ve Türkçe kulanımını Anadoluda önemli şekilde etkiledi.
Türkçe ait olduğu Altay Dil Ailesi'nin en çok kişi tarafından kullanılan dilidir. 5500-8500 yıllık bir geçmişi olduğu sanılmaktadır. Azeri, Türkmen, Tatar, Özbek, Başkurti, Nogay, Kırgız,Kazak, Yakuti, Çuvaş gibi bölümleri vardır.
Örnek olarak yazılı Türkçe üzerine kaynaklarda (M.Ö. 1766 yılık çin kronikinde) ilk kez tutanaklarda tanrı , Ordu , kılıç ve kut (mutluluk) sözcükleri bulunulmaktadır.
Moğolca, Mançu-Tungus, Korece ve Japonca ile yakın ilişkisi vardır. Bazı bilimadamları, ilişkinin ödünç alınmış sözcüklerden kaynaklandığını ve temelli olmadığını iddia etmiştir. Son zamanlarda yapılan karşılaştırmalı çalışmalar, bu tezin hatalı olduğunu, Türkçe ve Japonca'nın temel ilişkilerinin bulunduğunu kanıtlamıştır[1].
Dil örnekleri klasik Eski Türkçe Kültürü (Göktürk 6/7/8yy. ile Orhun yazıtları) ve Türkiye Türkçesi Kültürü
Göktürkçe |
---|
Türk Oğuz beğleri, budun, eşidin; üze Kök Tengri basmasar, asra yir telinmeser, Türk budun, ilinin, törünün kim artatı(r)? |
Türkiye Türkçesi |
Türk Oğuz beyleri, ulus, işitin; üzeride Gök Tanrı basmasa, altta yer delinmese, Türk ulusu, ülkeni, töreni kim atar? |
Dil Devrimi [değiştir]
Türkiye Cumhuriyeti'nin uluslaşma sürecini tamamlayan Türk Devrimi'nin ya da Atatürk devrimlerinin en önemli basamaklarından ilki Cumhuriyet'in kuruluşundan 4 yıl sonra yapılan harf devrimi, ikincisi de Cumhuriyet'in kuruluşundan 9 yıl sonra yapılan Dil Devrimi'dir.
Dil Devrimi kısaca, Türkçe ile düşünmeyi, Türkçenin bütün, bilim, sanat ve teknik kavramları karşılayacak yolda gelişmesini sağlayan eylemdir.
Dil bilimci Kâmile İmer "Dil Devrimi nedir?" sorusunu şöyle yanıtlıyor:
- Dili daha çok yerli öğelerin egemen olduğu bir kültür dili durumuna getirmek amacıyla yapılan ve devletin desteğini kazanmış olan ulus çapındaki dili geliştirme eylemine 'dil devrimi' adı verilmektedir. (Dilde Değişme ve Gelişme Açısından Türk Dil Devrimi, TDK Yayınları, Ankara, 1976, s. 31 ve ötesi)
Her insan düşüncesini sözcükler arasında bağ kurarak oluşturduğu tümcelerle aktarır, bu açıdan bakınca Dil Devrimi aynı zamanda düşüncenin yenileşmesidir. "Dil Devrimi'nin gerçekleşmesini sağlayan etkenler, aynı zamanda onun amaçlarını ortaya koymaktadır. Uluslaşma etkeni dili yabancı öğelerden temizleme amacını, öteki de kültür dili durumuna getirmeyi amaçlamaktadır. Bu amaçların olumlu sonuçlar vermesi, ortaya çıkan ürünlerin toplumun malı olmasına bağlıdır. Devletin desteği olmaksızın dilde yapılan devrim, bireysel bir eylem olarak kalır, topluma mal olmaz. Dil Devrimi'nin hazırlık evresindeki çabalar, bunun en güzel örnekleridir. Türk Dil Devrimi'nin hazırlık evresi olarak nitelendirebileceğimiz ve Tanzimat Fermanı ile başlayan dönemdeki dili temizleme isteği toplumu kapsayamamıştır. Ancak Cumhuriyet'ten sonra, 1932 yılında devletin öncülüğünde Türk Dili Tetkik Cemiyeti'nin kuruluşuyla dilde yapılan yenilikler, ulus çapında bir eylem olarak topluma mal olmaya başlamıştır." (Agy, s. 32)
Türkçe yapı bakımından çok zengin bir dil olmakla beraber, dünya üzerinde de hala çok konuşulan bir dildir. Bu zenginlik her ne kadar içinde yabancı sözcükler bulundursa da, bu durum dilde hiçbir bozukluğa yol açmamıştır. Bunun nedeni de, Osmanlı'nın, zamanında barındırdığı azınlıkların olmasıdır. Çünkü bu nedenle dilde çok fazla yabancı "sözcük alış-verişleri" olmuştur. (Yağmur Akyüz)
Osmanlıca | Türkçe | İngilizce | Açıklama |
---|---|---|---|
müselles | üçgen | triangle | Üç ("three") ve çok eski klasik türk gen ("taraf") kelimesinden türeniyor. |
tayyare | uçak | airplane | Uçmak filinden türenerek ("to fly"). |
nispet | oran | ratio | Modern oran kelimesi klasik türk or- kesmek kelimesinden türeniyor (to cut). |
şimal | kuzey | north | Klasik kuz ("soğuk ve karanlık ", "gölge" kelimesinden türeniyor). |
Teşrini-evvel | Ekim | October | Ekim hareketinden türeniyor Türkiyenin çeşitli bölgelerinde sonbaharda ekim yapılıyor ("the action of planting") |
Türkler dünyada en çok alfabe değiştiren kavimlerdendir.
- Türkçenin bilinen ilk alfabesi Orhun Abideleri'nde yer alan Orhun Alfabesi'dir. Bu alfabe 1. yüzyıldan itibaren Göktürkler tarafından kullanılmıştır.
- Osmanlı İmparatorluğu'nde ise Arap alfabesi üzerinde bir takım düzenlemeler yapılarak Osmanlıca dediğimiz yazı çeşiti kullanıldı.
- Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte 29 harfli Yeni Türk Alfabesi ise Latin Harfleri üzerinde yapılan düzenlemeler sonucu 1928'de Mustafa Kemal ATATÜRK tarafından kabul edilmiştir.
a - A |
b - B |
c - C |
ç - Ç |
d - D |
e - E |
f - F |
g - G |
ğ - Ğ |
h - H |
ı - I |
i - İ |
j - J |
k - K |
l - L |
m - M |
n - N |
o - O |
ö - Ö |
p - P |
r - R |
s - S |
ş - Ş |
t - T |
u - U |
ü - Ü |
v - V |
y - Y |
z - Z |
Ayrıca günümüzde 20 ayrı Türk yazı dili bulunmaktadır: Türkçe, Gagavuz Türkçesi, Azerice, Türkmence, Kırım Tatar Türkçesi, Karaçay-Malkar Türkçesi, Nogay Türkçesi, Kumuk Türkçesi, Kazan Tatar Türkçesi, Başkurt Türkçesi, Kazak Türkçesi, Karakalpak Türkçesi, Kırgız Türkçesi, Özbek Türkçesi, Uygur Türkçesi, Altay Türkçesi, Hakas Türkçesi, Tuva Türkçesi, Saha (Yakut) Türkçesi, Çuvaş Türkçesi.
Ağızları [değiştir]
Türkiye Türkçesinin genel kabul görülmüş ve yazı diline aktarılmış şivesi, İstanbul ağzından türemiştir. Anadolu'da özellikle Karadeniz Bölgesi, Güneydoğu Bölgesi ve de Ege Bölgesi'nde ağız farklılıkları apaçık gözlenmektedir. Ancak ağızlar, genellikle insanların belli bir eğitim ve kültür seviyesine ulaşması ile yavaş yavaş terk edilmekte ve toplumda çoğunluğun konuştuğu ağız kabul görmektedir.
Dil bilgisi [değiştir]
Türkçeyi (Türkiye Türkçesi) diğer dillerden ayıran üç özellik şunlardır:
- Türkçe sondan eklemeli bir dildir.
- Türkçede ses uyumu vardır.
- Türkçede sözcüklerin cinsiyeti yoktur.
Türkçenin özellikleri [değiştir]
- Türkçe söz varlığının çoğunluğu; öz Türkçe sözcükler, Arapça ve Farsça'dan geçmiş Türkçeleşmiş sözcüklerden oluşmaktadır. Arapça ve Farsçadan gelmiş sözcükler o kadar Türkçeleşmiştir ki Arap veya Fars dilindeki halinden oldukça farklıdır ve kimi sözcüklerin anlamı farklılaşmıştır.
- Türkçede tümce yapısı: Özne, Tümleç, Yüklem şeklindedir.
- Türkçede kısa yoldan anlatım ön plandadır. Örneğin, "sobayı yak" derken "sobanın içindeki odun ve kömürleri yak" anlamındadır.
- Türkçede zamirler: ben, sen, o, biz, siz, onlar şeklindedir.
Sözcük Türeme Farkı [değiştir]
Özelliği gereği sona eklemeli bir dil olduğundan Türkçede basit bir kökten çok sayıda sözcük türetmek mümkündür. Bu özelliğin bulunmadığı Hint-Avrupa Dilleri kolundan gelen İngilizce, Almanca ve İspanyolca aşağıda Türkçe ile karşılaştırılmıştır.
Türkçe | İngilizce | Almanca | İspanyolca |
---|---|---|---|
göz | eye | Auge | ojo |
gözlük | eyeglasses | Brille | gafas |
gözlükçü | optician: someone who sells glasses | Augenoptiker, Brillenverkäufer | vendedor de gafas |
gözlükçülük | the business of selling glasses | Das Geschäft des Brillenverkaufes, Der Beruf des Augenoptikers |
la tienda de la venta de gafas |
Ve eylemden türeme:
Türkçe | İngilizce | Almanca | İspanyolca |
---|---|---|---|
yat | lie down | lege (dich) hin, schlafe! | acostar |
yatır | lay down [that is, cause to lie down] | lege an | atraca |
yatırım | instance of laying down: investment | Investition | inversión |
yatırımcı | depositor, investor | Kapitalanleger, Investor | spónsor, inversor |
yatırımcılık | to be an investor | ein Investor sein | ser un inversor |
Yeni kelimeler ayrıca var olan iki eski kelimenin birleşmesi ile de yaratılır. Bu, Türkçe ve Almanca ile İngilizcenin paylaştığı bir istisna benzerliği oluşturur. Alta bazı örnekler:
Türkçe | İngilizce | yeni kelimeleri oluşturan temel kelimeler | Açıklama |
---|---|---|---|
Pazartesi | Monday | Pazar ("Sunday") ve ertesi ("after") | after Sunday pazardan sonra |
bilgisayar | computer | bilgi ("information") ve say- ("to count") | information counter bilgiyi sayan |
gökdelen | skyscraper | gök ("sky") ve del- ("to pierce") | sky piercer |
başparmak | thumb | baş ("prime") ve parmak ("finger") | primary finger |
önyargı | prejudice | ön ("before") ve yargı ("splitting; judgement") | fore-judging |
Eklerle tümce oluşturma [değiştir]
Diğer yaygın olarak konuşulan dillerle karşılaştırıldığında, daha az sayıda sözcük ve harf ile daha çok bilgi aktarmak olanaklıdır. Diğer pek çok dilde olmayan bir özelliğe göre, bir sözcük köküne ekler ekleyerek, tek sözcüklü tümceler oluşturulabilir.
Türkçe | İngilizce | Almanca | İspanyolca |
---|---|---|---|
ev | house | Hause | casa |
evde | at home, within the house | im Haus, zu Hause | en casa |
eviniz | your house | Ihr Haus | su casa |
evinizde | at your house | in Ihrem Haus | en su casa |
evinizdeyiz | we are at your house | wir sind in Ihrem Haus | estamos en su casa |
Büyük ve küçük ünlü uyumu [değiştir]
Türkçede büyük ünlü uyumu ve küçük ünlü uyumu olarak bilinen iki ünlü uyumu vardır. En yaygın ve kapsamlı olan, büyük ünlü uyumudur. Kural dışı kalan çok az sözcükler mevcuttur ki bunların büyük bir kısmını yabancı kökenli sözcükler oluşturmaktadır. Bu kurala göre Türkçede bir sözcüğün ilk hecesinde kalın bir ünlü (a, ı, o, u) varsa, izleyen hecelerde de kalın heceler; ince bir ünlü (e, i, ö, ü) varsa, izleyen hecelerde de ince ünlüler yer alır. Sözcüğün ilk hecesi düz ünlüyle başlamışsa (a,e,ı,i)diğer hecelerde düz ünlüyle devam eder.
Örnek:
- büyük ünlü uyumu : balta - baltalar ; arı - arılar ; top - toplar ; uçak - uçaklar
- küçük ünlü uyumu : ev - evler ; istek - istekler ; örtü - örtüler ; ünlü - ünlüler
Türkçede en çok kullanılan deyimlerden örnekler;
- Kulak misafiri olmak.
- Yangına körükle gitmek.
- Yumurta kapıda.
- Etekleri zil çalmak.
- Yerin kulağı vardır.
Türkçede en çok kullanılan atasözlerinden örnekler;
- Damlaya damlaya göl olur.
- Bugünün işini yarına bırakma.
- İşleyen demir ışıldar.
- Gün doğmadan neler doğar.
Türkçede bulunan ilginç deyim ve atasözleri;
- Fakirin parmağına bir kaşık bal bulanmış, yemeden duramamış.
- Kedi (Bazı yerlerde kuş) g.... görmüş, yara sanmış.
- Deveye sormuşlar, senin boynun neden eğri diye. Nerem doğru ki demiş.
- Türk çalmış, Türkmen oynamış.
- Ayranı yok içmeye, tahtıravanla (atla) gider s...maya.
- Azimle s..an, taşı deler.
- Daha karpuz kesecektik. (yeni deyimleşen bir sözcük öbeğine örnek)
Türkçede Zamanlar [değiştir]
Şimdiki Zaman [değiştir]
Türkçede şimdiki zaman İngilizcede Present continuous tense'e karşılık gelmektedir.Türkçede şimdiki zamanlı bir cümle kurabilmek için fiil kökünün sonuna;-ıyor,-iyor,-uyor,-üyor veya -yor eklerinden uygun olan birini getirmek yeterlidir.
Yabancı Dillerle Etkileşimi [değiştir]
Şimdiki Zaman [değiştir]
Türkçede şimdiki zaman İngilizcede Present continuous tense'e karşılık gelmektedir.Türkçede şimdiki zamanlı bir cümle kurabilmek için fiil kökünün sonuna;ıyor,iyor,uyor,üyor veya yor eklerinden uygun olan birini getirmek yeterlidir.
Türkçe Sözcük Hazinesi [değiştir]
2005'te yayınlanan Güncel Türkçe Sözlük 104.481 kelime içerir. Bu kelimelerin % 14'ünün yabancı kökenli olduğu TDK tarafından tespit edilmiştir. 2005'te Almanyada yaygın olarak kulanılan Almanca "Duden Sözlükü" 120.000 Almanca sözcük hazinesini içeriyor.
Türkçeye Geçen Yabancı Sözcükler [değiştir]
Her ne kadar Atatürk'ün dil devrimi ile Türkçe, kökeni Arapça ve Farsça olan sözcüklerden arındırılmaya çalışıldıysa da, dil devriminin politik etkenlerle aksamasından ötürü bu iki dilden sözcükler, Fransızca sözcüklerle birlikte Türkçe sözlüğün önemli bir bölümünü oluşturmayı sürdürmektedir.
Türkçede yer alan sözcüklerin toplam %14,33'ü (104.481 sözcüğün 14.973'ü) yabancı dillerden Türkçeye girmiştir:[2]
|
|
Basın Dilindeki Yaygınlığı [değiştir]
Tuba Ersöz'ün bir araştırmasına göre, basındaki yabancı kökenli sözcük kullanımı halka göre daha yüksek bir konumda. Basın dili halka bilimsel dilden daha yakın olması gerekirken, Türkiye'deki bu tam tersine işleyen olgu dikkat çekici.
Araştırmaya göre dil devriminden bu yana basın dilinde Türkçe sözcük kullanımı artmış, Farsça ile özellikle Arapça sözcüklerin kullanımı büyük ölçüde düşmüştür. Buna karşın diğer dillerden alınan sözcüklerin kullanımında bir artış olmuştur, ki bu rakamların günümüzde daha da arttığı tahmin edilmektedir. [3]
Yıl | Türkçe sözcükler | Arapça sözcükler | Farsça sözcükler | Fransızca sözcükler |
1931 | % 35 | % 51 | % 2 | % 6 |
1941 | % 48 | % 40 | % 3 | % 4 |
1951 | % 51 | % 35 | % 3 | % 6 |
1965 | % 60,5 | % 26 | % 1 | % 8,5 |
1995 | % 70,9 | % 19,7 | % 1 | % 8,4 |
2005 | % 86 | % 6 | % 1 | % 4,8 |
Yabancı kökenli sözcüklerden bazı örnekler:
- Arapçadan: fikir, hediye, resim, insan, saat, asker, vatan, ırk, millet, memleket, devlet, halk, hain, kurban, şehit
- Farsçadan: tahta, pazar, pencere, şehir, hafta, ateş, rüzgâr, ayna, can, dert, hoş, düşman, kahraman, köy
- Yunancadan: liman, kutu, ırgat, lamba, filiz, kiraz
- İtalyancadan: banyo, bavul, politika, gala, borsa, fanila, posta, iskele, jandarma
- Fransızcadan: lüks, kuzen, pantolon, kuaför, hoparlör, kamyon, sürpriz, şans, detay, iskelet, anten, lavabo, eviye, tuvalet, polis
- İngilizceden: pikap, tişört, mayın, miting, video, teyp, kod, çita, medya, sandviç
- Almancadan: şalter, şvester, haymatlos, kuruş, beher
Türkçeden Diğer Dillere Geçen Sözcükler [değiştir]
Türkçe kökenli ya da alıntı sözcüklerden bazı örnekler:
- cacık: Yunanca "zaziki"
- denge (para): Rusça "dengi"
- dilmaç (çevirmen): Almanca "Dolmetscher"
- dolma: İngilizce "dolma", Yunanca "dolmalakis"
- duman: Rusça'da "tuman"
- ordu: Almanca, İngilizce ve Fransızca "Horde"
- yelek: İngilizce ve Fransızca gilet, ispanyolca gileco, jaleco, chaleco, arabca jalikah
- yoğurt: İngilizce "yoghurt", Fransızca "yaourt", Almanca "Joghurt", İspanyolca "yogur"
- yar (uçurum): Rusça "zar"
- yarlık (ferman): Rusça "zarlik"
Ayrıca, Osmanlı İmparatorluğu dönemi veya öncesinden şekillenmiş, Türkçe-Ermenice ortak kelime hazinesi, Türkçe-Yunanca ortak kelime hazinesi, Türkçe-Bulgarca ortak kelime hazinesi, Türkçe-Arnavutça ortak kelime hazinesi, Türkçe-Boşnakça ortak kelime hazinesi, Türkçe-Romence ortak kelime hazinesi mevcuttur.
Ayrıca: Rekortmen Sözcükler [değiştir]
En çok anlamdaşı olan sözcük:
- Tuvalet, ayakyolu, memişhane, abdesthane, kenef, hela, yüznumara. (7)
En çok tek bir sesli harf kullanımı:
- Badanalayamayacaklardansalar (12)
En uzun sözcük:
- Muvaffakiyetsizleştiricileştiriveremeyebileceklerimizdenmişsinizcesine (70 harf)
En çok a içeren sözcük:
- Alafrangalaştıramayacaklardansalar (13 kez a harfi)
En çok "e" içeren sözcük:
- Gelenekselleştiriveremeyebileceklerdenseler (15 kez e harfi)
En çok "ı" içeren sözcük:
- Sıkıntısızlaştırıcılığınızın (11 kez)
En çok "i" içeren sözcük:
- Kişiliksizleştiricileştiriverebileceklerimizdenmişsiniz (15 kez)
Tersinden de aynen okunan tümceler:
- Ey Nihat Adana'da tahin ye (21 harf, anlamlı)
- Ey Edip Adana'da pide ye (19 harf, anlamlı)
- Alkazık çak karaya kayarak kaç kızakla (33 harf, anlamlı)
- Kıza yazık.
- Mağara daha dar ağam.
- Pay ederek iki kerede yap.
- Zamkı çok, o çıkmaz.
- Ali, tanışın: Atila
- Al Azmi, imzala.
- "Traş" niçin "şart".
- Adamla çene çalma da.
Tersten okunduğunda aynı olan sözcükler:
ada asa kapak madam küçük radar ebe sis kek pop şiş ağa kılık talat ama neden niçin kelek nalan...
Ayrıca bakınız [değiştir]
- Orhun yazıtları
- Divanü Lügati’t-Türk
- Türkçe Karakter Temizleme Programı
- Yazım Türkçeleştirme Programı
- Altay dilleri
- Göktürkçe
- Turan
- Uluslararası Türkçe Olimpiyatı
Kaynakça [değiştir]
- ^ Talât Tekin, Japonca ve Altay Dilleri, Doruk, 1993.
- ^ TDK Güncel Türkçe Sözlükte yabancı dillerden Türkçeye giren sözler
- ^ http://www.cu.edu.tr/insanlar/tbalci/Die_turkishen.html
- Orhan Hançerlioğlu, Türk Dili Sözlüğü, Remzi Kitabevi
Dış bağlantılar [değiştir]
|
|||
Ogur ya da Bolgar öbeği | Bolgar dili* · Çuvaşça · Hazarca* | ||
Kıpçak öbeği | Baraba dili · Başkurtça · Kırım Tatarca1 · Komanca* · Karaçay Balkarcası · Karayca · Karakalpakça · Kazakça · Kıpçakça* · Krımçakça · Kumukça · Nogayca · Tatarca · Urum dili · Altay dili · Kırgızca 1 | ||
Oğuz öbeği | Afşarca · Azerice · Kırım Tatarca1 · Gagavuzca · Horasan Türkçesi · Osmanlı Türkçesi* · Peçenekçe* · Kaşgayca · Salarca · Türkiye Türkçesi · Türkmence · Urumca1 | ||
Uygur ya da Çagatay öbeği | Ayni dili · Çagatayca* · Ili Turki · Lop dili · Uygurca · Özbekçe | ||
Sibirya öbeği | Çulımca · Dolganca · Fuyü Gırgıs dili · Hakasça · Doğu Altayca · Şorca · Tofaca · Tuvaca · Batı Yugurca · Yakutça | ||
Argu öbeği | Halaçça | ||
Notlar: 1 * Ölü diller |